14 Aralık 2009 Pazartesi

Tam mı büyük, yarım mı?

Her şey tam, desek dahi;
Bu genç kadro ile ilk devreyi çıkartma durumunda kaldık, ama bu hafta ilk onbirimiz bile tam değildi, genç kadro bile yarımdı işte,
“Hamza”sız(86) bir kadroda nasıl bir oyun taktiği uygulanabilirdi, “Emirhan”da(21) yok, defansın göbeğinden “Bilal”de(6) sakatlık sebebiyle idman dahi yapmamış, hatta Karşıyaka maçının formsuzu “Mehmet”te(11) yedek;
Cihat hoca, bu durum içerisinde büyük bir kumar oynayarak çift forvetle başladı, bildiğin dört dört iki, Hamza(86) kadroda olsa hoca bu kadroyu asla düşünmezdi herhalde, (Bu nedenle ilk devre rakibin üstün oyununu gördük. Rakip biraz daha derli toplu oynayabilse gol ya da goller bulabilirdi.)
Cihat hoca bu maçı iyi etüt etmiş olmalı ki elinde tuttuğu sağlam kozu dk.55 de, herkesin bu maç berabere bitecek dediği anda oynadı. Ahmet(24) ile Anıl(23) değişikliği müsabakanın seyrini değiştirdi, ağır zeminde orta sahadan kalabalık çıkmak için bir ön libero şarttı, Miy’in hocası Serhat Güller bu hamleyi beraberliği hazmetme çabası olarak düşünmüş olmalı ki dikkate bile almadı.
Benim sezon başından beri sevdiğim üçgende bu değişiklik ile tekrar kurulmuş oldu,
“Onur(18)-Yunus(55)-Anıl(23)”
Miy kenar yönetiminin gözünün açılması penaltı pozisyonu sonrasına denk geldi, en azından bir puanı kurtarmak için dk.81, dk.82 ve dk.85 de üç değişiklik yaptı, hem on kişi kalıp hem de gol aramak için risk aldılar, ama vakit yoktu…
Kenardan maçı okuyamıyor diye zaman zaman eleştirilen hocamızın için bu maç, gerçektende bu işi bildiğinin en güzel örneğidir, Cihat hocayı da ayrıca tebrik etmek gerekir.
Son olarak,
Spontane gelişen pozisyonda bir karıştan golü yapamasa da, penaltı pozisyonunda erken şut denemeyip devam ederek rakibi on kişi bırakan penaltının sahibine teşekkürü bir borç bilirim; o 41 numaralı formayı taşımayı ölene kadar ediyor… SERDAR(41) SEN BİZİM HERŞEYİMİZSİN…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder